Irak Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye vilayetinde, Chatra Prodüksiyon’da görevli gazeteciler Hêro Bahaddin ve Gülistan Tara, bindikleri aracın Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ile hedef alınması sonucu yaşamlarını yitirdi.
Olay, Süleymaniye’nin Saidsadiq ilçesi yakınlarında 23 Ağustos'ta saat 11.00'de meydana geldi.
Chatra Prodüksiyon’a ait bir ekibin iki araçla çalışma alanına gittiği sırada SİHA ile hedef alındı. Hedef alınan araçta gazeteci Hêro Bahaddin, Gülistan Tara ve Chatra Prodüksiyon Sosyal Medya Sorumlusu Rêbin Bekir (30) bulunuyordu.
Saldırıda, Kürt gazeteciler Hêro Bahaddin ve Gülistan Tara olay yerinde yaşamını yitirirken,Rêbin Bekir tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırıldı.Bekir’in sağlık durumunun stabil olduğu öğrenildi.
Süleymaniye’nin Sengawa ilçesinden olan Bahaddin, altı yıldır Sterk ve Chatra Prodüksiyon için çalışıyordu. Batmanlı Gülistan Tara da üç yıldır Chatra Prodüksiyon bünyesinde çalışıyordu.
Gülistan Tara-Hêro Bahaddin
Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKB) güvenlik teşkilatları, saldırının Türkiye tarafından gerçekleştirdiğini henüz resmi olarak doğrulamadı,ancak bazı medya kuruluşları saldırının "TSK’ya bağlı SİHA ile gerçekleştiğine” yer verdi.
Kirkuk Now'a konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen şirketten bir kaynak, "Şirketin iki aracı Saidsadiq yakınlarında aynı zamanda şirkete yakın bir yerde hedef alındı. Araçlardan biri tamamen yandı. Bu araçta bulunan iki çalışan yaşamını yitirdi" dedi.
Kaynak, "Diğer araç ise patlamadan etkilendi. Aracın içinde bulunan 6 kişi yaralandı. Yaralılar hastanede tedavi altına alındı” bilgisini verdi.
Chatra Prodüksiyon Müdürü: Ölen ve yaralananlar gazetecidir!
Chatra Prodüksiyon Müdürü aynı zamanda Sterk TV'nin de sahibi olan Reza Hasan, olayla ilgili basına yaptığı açıklamada, "Ölen ve yaralananlar gazetecidir ve Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile hiçbir ilgileri yoktur. Medya alanında çalışmaya gittiler, yerel bir yardımcı ve bir casusun bu olayda yer aldığına inanıyoruz” dedi.
Kürdistan Gazeteciler Sendikası: Uluslararası federasyonlara taşıyacağız
Kürdistan Gazeteciler Sendikası Süleymaniye Şube Başkanı Karwan Enwer basına yaptığı açıklamada, gazetecilere dönük saldırıyı uluslararası örgüt ve federasyonlara taşıyacaklarını belirtti.
Enwer,"Bu tehlikeli bir olaydır ve gazeteciler hiçbir şekilde korunmamaktadır. Uluslararası hukuka göre gazeteciler tüm çatışmalardan uzak tutulmalı ve savaş bölgesinde olsalar dahi hedef alınmamalıdır.Gazetecilerin haklarını savunmak için bu olayı tüm uluslararası kuruluşlara taşıyacağız.Bu saldırının gazetecilerin yaşadığı son felaket olmasını umuyoruz” sözlerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Talabani: Saldırı kabul edilemez
Başbakan Yardımcısı Kubad Talabani de yaptığı açıklamada, "Saidsadiq ilçesi yakınındaki drone saldırısının kurbanları, herhangi bir ülke veya bölgenin güvenliğine ve istikrarına tehdit oluşturacak silahlı kuvvetlere mensup olmayan iki kadın gazeteciydi.Tüm uluslararası yasa ve kurallarına aykırıdır. Bunu şiddetle kınıyoruz” sözlerini kullandı.
Kubad Talabani, isim vermeden Kürdistan Bölgesi'nde sivillerin hayatına yönelik ciddi bir tehdit haline gelen bu ihlallere bir kez daha federal hükümete ve uluslararası topluma son verilmesi çağrısında bulundu.
Hêro Bahaddin dün memleketinde ailesi ve meslektaşlarının katılımıyla düzenlenen cenaze töreninde defnedildi.Gülistan Tara’nın ise ne zaman ve nereye defnedileceği henüz belli değil.
Film, belgesel ve televizyon programlarına dair çalışmalarıyla bilinen Chatra Prodüksiyon, PKK'ye yakınlığıyla bilinen Sterk TV de dahil olmak üzere bir grup medya ve televizyon kanalıyla sözleşmeli çalışıyor.
DEM Parti: Siyasi suikast
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Gülistan Tara ve Hêro Bahadin’in ölümüne dair açıklama yaptı.
Bakırhan, “AKP-MHP iktidarının siyasi suikast merkezi haline gelen Süleymaniye’de sivil bir araca düzenlenen saldırıda gazeteciler Gülistan Tara ile Hêro Bahadin’in katledilmesini kınıyorum. Saldırıda yaşamını yitiren gazetecilerin yakınlarına ve özgür basın camiasına başsağlığı diliyorum. Federe Kürdistan Yönetimininin rutin hale gelen bu sivil katliamlara karşı sessizliği başka siyasi-sivil suikastlere zemin sunuyor. Bu durumu kabul edilemez buluyoruz”dedi.
