IŞİD’liler Daya Gulê'yi çocuklarından ayırmaya çalışıyor ancak o buna karşı çıkarak direniyor
IŞİD’liler Daya Gulê'yi çocuklarından ayırmaya çalışıyor ancak o buna karşı çıkarak direniyor
Daya (Anne) Gulê, IŞİD mensupları tarafından oğlu ve kızıyla Sinune kasabasından Şengal Dağı’na doğru kaçtıkları sırada yakalanıyorlar. IŞİD’liler onu ve çocuklarını ayırmaya çalışıyor ancak o buna karşı çıkarak onlara direniyor.
Onları durduramayacağını anlayınca elbisesinin altına gizlediği tabancayı çeker ve örgütün emirlerinden grubun lideri Selim Cezrawi’yi öldürür ve başka bir örgüt mensubunu da yaralar.
Örgütün diğer mensupları da Dayê Gulê’yi vurur ve yere düşer. Daya Gulê’nin yaralı bedeni kasabanın merkezine sürüklenerek, kurşuna diziliyor.
Oğlu ve kızı esir alınan diğer Ezidi aileleriyle birlikte cesur annelerinin kurşuna dizilmesine şahitlik ediyorlar.
Şirihan Reşo, annesiyle kaçışı ve kurşuna dizilme anının gözünün önünden gitmediğini söylüyor.
Annesinin hikayesini KirkukNow’a anlatan Şirihan, “IŞİD’li bir bir şarjörü (30 mermi) annemin üstünde boşalttı.
21 defa IŞİD’lilerin tecavüzüne uğrayan Şirihan, annesinin öldürülmesinden dört yıl sonra, Ezidi bir ailenin yardımıyla 2018'de 13 bin dolara serbest bırakıldı.
IŞİD 3 Ağustos 2014 şafak vakti kasabalarını ele geçirdiğinde Daya Gulê 53 yaşındaydı. Sinune nahiyesinde toplam 14 nüfuslu bir ailesi vardı ve iki oğlu da evliydi.
Dayê Gulê’nin eşi Mam Reşo, “Sinunu'den çıkmak için çocuklarla birlikte evden ayrıldım. Araçta yer olmadığı için Dayê Gulê, bir oğlumuz ve kızımızla evde kaldı” dedi.
Mam Reşo kasabadan ayrıldıktan yarım saat sonra IŞİD’liler kasabaya giriyor. Dayê Gulê evden tabancayı alarak oğlu ve kızıyla kasabayı terk etmeye çalışır ancak kasabanın çıkışında örgüt mensuplarına yakalanır.
Irak ordusunda asker olduğu için evde silah bulundurduğunu ve karısına da silah kullanmayı öğrettiğini dile getiren Mam Reşo, “Eve gerektiğinde kullanmaları için silah bıraktım" diye ekledi.
Daya Gulê ve çocukları evden ayrılıyor, ancak kasabanın girişinde Şengal Dağı'na kaçtığı sırada IŞİD’liler tarafından yakalandılar.
Şirihan Reşo, annesinin gözlerinin önünde öldürülmesinden önceki anları, “Savaşçılar kızları ayrı ayrı almak istediler ama annem reddetti ve onların karşısında durdu” diye konuştu.
Kaçırıldığında Suriye'de İdlib'e götürülen Şirihan, şimdiye kadar kardeşinin kaderini hala bilmiyor.
Mam Reşo, “IŞİD bölgeyi kontrol etti, bu yüzden onları aldıklarını biliyordum. IŞİD’in korkusundan çocuklarımı Şehan bölgesindeki Beadre’ye götürdüm” dedi.
Karısının başına gelenleri duyunca hastalanan Mam Reşo, 2015'te Ezidi azınlığın memleketi Şengal’in kurtarılmasından sonra 2016'da memleketine geri dönmeye karar verir. Kızı Şirihan serbest bırakıldığında, Dayê Gulê’nin cesedinin kalıntılarını ararlar. Aramaların sonunda ise cesedi yıkılmış bir evin enkazı arasında buldular.
Mam Reşo, “Şirihan, annesinin vurulduğu yeri gösterdiğinde kıştı, şiddetli yağmur yağıyordu. Yüzüğünü ve ceplerinde sakladığı fotoğraflardan tanıdım” sözlerini kullandı.
Şimdi çocuklarıyla aynı evde yaşayan Mam Reşo, karısının da büyük bir fotoğrafını evin duvarına asarak, neredeyse her gün bir süre karısının fotoğrafının önünde durarak, anılarını yad ediyor.
Mam Reşo, “Onu her zaman gözlerimin önünde görüyorum. Fotoğrafı benim için huzur kaynağı ve aynı zamanda sonsuza dek terk eden bir acı” diyerek, “Başka bir felaket olmayacağının garantisi yok" diyor.
IŞİD tarafından esir alınan 2 bin 700 Ezidi gibi oğlu da kayıp olan Mam Reşo, zor şartlarda gelinine ve beş torunuyla yaşamını sürdürüyor.
Mam Reşo, “Basit bir yaşam sürüyorduk. Atölyemde çalışıyordum. IŞİD ortaya çıkıp hayatımızı alt üst edene kadar da hayatımızdan memnunduk” diyerek, karısının kahramanlığının tüm insanlara duyurmak istiyor.
Mam Reşo ayrıca STK ve Irak hükümetinden de karısının heykelini Sinune kasabasında dikilmesini istedi.
Karwan Beadri