Ezidi kadın, sadece Irak'ta değil, tüm dünyada kendini kanıtladı
Ezidi kadın, sadece Irak'ta değil, tüm dünyada kendini kanıtladı
Ezidi kadını Şükriye Helef, beş yıl geç okula başlamasıyla pes etmeyerek, eğitimini sürdürürken, resim çizme hobisini geliştirip, hayali olan güzellik merkezini de açıyor.
30 yaşındaki Şükriye, 2014'te IŞİD'in Şengal’i işgalinden sonra hayatı alt üst oldu. Ailesiyle Zaho’ya yerleşiyor, göçmen hayatının tüm zorluklarını yaşayan Şükriye, eğitimini tamamladıktan sonra ve Şengal’de de durum bir ölçüye kadar düzelince Şengal’e gidip, eczane açmaya karar veriyor.
13 yaşında ilkokul birinci sınıfa başlayan Şükriye, okumaya olan hevesiyle karşısına çıkan tüm engelleri aşıyor.
Ortaokula geldiğimde yaşımdan dolayı okuldan atıldım
Okulda arkadaşlarıyla arasındaki yaş farkı, onun için bir takım sorunlar oluşturdu.
Şükriye’nin anlattığına göre, ortaokula geldiğinde, yaşı büyük olmasından dolayı "okuldan atıldı". O ise bu durum karşısında pes etmedi ve dışardan (açıköğretim) eğitimini tamamladı.
Liseye geldiğinde köyünde kuaför dükkanı açtı. Aynı zamanda evinde de her akşam resim yapma yeteneğini geliştirdi.
2014 yılında ilk sergisini açarak, çizdiği 50 tabloyu Hanesor’da sanat severlerle buluşturdu.
Ninova, 2021, Şükriye (sağdan ikinci) Şengal’de kadınlarla. Fotorğaf: Şükriye’nin Facebook hesabından
IŞİD güzel olan her şeyi yok etti
Şükriye Helef, “Doğru, yorgundum ama hissettiğim güvenli ve sakin bir yaşam yaşadığımızdı. Hayatımız güzel ve basitti, ta ki IŞİD ortaya çıkıp güzel olan her şeyi yok edene kadar” diyor.
3 Ağustos 2014 gece yarısı IŞİD, Şükriye ve ailesinin yaşadığı Yermuk (Bork) yerleşkesine saldırdı.
Helef, “Birdenbire, mermilerle yağmur yağıyormuş gibi silah sesleri geldi. Çok korktuk. Bize neresi olursa olsun kaçmamızı söylediler ve mümkün olduğu kadar da silah seslerinden uzak kalmamız uyarısında bulundular” dedi.
Ailesiyle birlikte Şengal Dağı'na kaçan Şükriye, IŞİD kuşatması altında bir hafta geçirerek, hayatının “en zor” günlerini yaşadı.
Suriye topraklarına, ardından da Duhok'un Zaho ilçesine giden Şükriye, iki yıl sekiz kişilik ailesiyle birlikte bir odada yaşadı.
Yaşadığım zor mali koşullar nedeniyle bir gün bile okula gidemedim
Burada çalışmalarını sürdüren Şükriye, "Yerinden edilme sırasında, yaşadığım zor mali koşullar nedeniyle bir gün bile okula gidemedim. Bersif kampında ortaokul beşinci sınıfı Cem Meşku kampında da ortaokul altıncı sınıfı okudum" diye konuştu.
Göçmen hayatına rağmen, Duhok Eczacılık Enstitüsüne kabul edilmesine hak kazanan bakanlık sınavını geçmeyi başardı.
Şükriye, eczacılık bölümünden mezun olduktan sonra, Şengal’e bağlı Sununi nahiyesine tek başına döndü.
Duhok, 2020, Şükriye’nin mezuniyet töreninden kare. Fotoğraf: Şükriye’nin Facebook hesabından
Şükriye Helef, “Bölgelerini canlandırmaya karar veren Şengal’e geri dönenlere katıldım ve zorluklar meydan okuduk. Kendi bölgemde ve ailem arasında hayatımı kurmaya başladım ve her adımda zorluklar ve sorunlarla karşılaşıyordum ama onlardan daha güçlüydüm çünkü hayat devam ediyor ve yaşamımıza devam etmeliyiz” diyor.
Sinune’de bir eczanede çalıştı ve iki yıl içinde kendi eczanesini açacak kadar para biriktirdi. Ayrıca sinune Genel Hastanesi’nde de atandı.
Kürdistan Bölgesi'ndeki eğitim sırasında yerel ve uluslararası kuruluşlarla gönüllü olarak çalışan ve Şengal’e döndükten sonra gönüllü işini bırakmadı. Halkın özel ihtiyaçlarına odaklandığını da dile getiren Şükriye, “Çünkü bunlar hükümet ve sivil toplum kuruluşları tarafında ihmal edildi” ifadelerini kullandı.
“Ezidi kadın, sadece Irak'ta değil, tüm dünyada kendini kanıtladı” diyen Şükriye, “kadınlara kendisine, yeteneklerine ve kararlarına güvenip, zorlukların önünde durmamasını" tavsiye etti.
Kadınlara ayrıca “Kendileri için plan yapıp geleceklerini kurmaya ve başkalarının onu sömürmesine izin vermemesi" çağrısında bulunarak, ebeveynlere kızlarını desteklemelerini tavsiye etti. Çünkü "başarı aile ile başlar ve sonra sabır, umut ve irade ile gelişir” görüşündedir.
Şükriye, karşılaştığı onca zorluktan sonra, çalışmalarını ve eğitimini bırakmadı, hayallerini ve hırslarını gerçekleştirdi ve şu anda savaş ve yerinden edilme felaketinden muzdarip olan topluluğunun hizmetine katkıda bulunuyor.
Ammar Aziz-Ninova
