“Hiçbirini tanımıyordum, onlara satıldım ve hiçbir şekilde konuşma hakkım yoktu”
“Hiçbirini tanımıyordum, onlara satıldım ve hiçbir şekilde konuşma hakkım yoktu”
KirkükNow'a IŞİD mensuplarınca kaçırılma hikayesini anlatan Ezidi Siban Halil, “Yolculuk uzun ve tehlikelerle doluydu, IŞİD'in kendilerine karşı her türlü suçu işlemesinden sonra kaçırılan kadınların çoğu hayatını kaybetti” diyor.
21 yaşındaki Ezidi kızın acısı, IŞİD unsurlarının Ağustos 2014'te Ninova’nın batısındaki Şengal ilçesinde Ezidilerin çoğunlukta olduğu Koço köyünü işgal ederek Siban dahil, kadınları, çocukları kaçırıp erkekleri öldürmesiyle başladı.
Siban, "Durum korkunçtu, beni 13 ila 25 yaş arasındaki tüm kızları aldılar ve bizi Musul şehrine, oradan Rakka pazarlarına ve örgütün işgal ettiği diğer bölgelere götürdüler" diye açıklıyor.
Kürdistan Ezidi Kaçırılanları Kurtarma Ofisi rakamlarına göre, örgüt Şengal’i işgal ettiğinde 6 bin 400'den fazla Ezidi erkek, kadın ve çocuğu kaçırdı, 3 bin 600'den fazlasını katletti. 2 bin 700'ü ise hala kayıp.
Siban ve diğerleri, örgüt unsurları tarafından Suriye'nin Rakka kentine nakledildikten sonra, örgüt unsurlarının cinsel ve fiziksel şiddetinin kurbanı oldular. Yedi yıl boyunca farklı milletlerden çok sayıda IŞİD unsurunun baskı ve tecavüzüne maruz kalır.
Siban, “Hiçbirini tanımıyordum, satıldım ve hiçbir zaman konuşma hakkım olmadı" diyor.
Üstelik sadece cinsel şiddete maruz kalmasıyla da bitmedi, hapis cezasına ve “ağır dayak” gibi her türlü fiziksel şiddete de maruz kaldı. Örgütün mutfağına “bulaşık yıkamak ve yemek pişirmek” için giriyor ve ardından kilitli hapishane koğuşlarında kalıyordu.
Siban, "Kurtuluşumla yavaş yavaş ümidimi kaybetmeye başladım. Biz Ezidiler her hafta başka bir yere götürülüyorduk. Bizi IŞİD’den kurtarabilecek birine nerede olduğumuzu bildirdiğimizde bombalandık" sözlerini kullandı.
Siban'ın acısı şiddet ve hapisle sınırlı kalmamış, kaçırıldığı sırada mayın patlaması sonucu karnından ve bacağından yaralandı.
Vücudunda işkence ve ağır yara izleriyle yaşamak zorunda kalan Siban, "Bir kez karnımdan vuruldum, ardından örgüt üyeleri tarafından ameliyat edildim" dedi.
Bir başka olayda, Lübnanlı bir IŞİD'linin, kendisini "kaçak" yollarla ülkesine götürmeye çalışırken yolculuk sırasında bindiği araca mayın patlaması sonucu "IŞİD’li” hayatını kaybediyor, Siban’da ayağından yaralanıyor.
Yarasına rağmen küçük bir köye ulaşana kadar yürümeye karar verdi, sığındığı aile onu bir buçuk yıl korudu, ardından Haseke'deki Ezidi evi ile iletişim kurdu ve ardından bu yılın Temmuz ayından Şengal’e nakledildi.
Anavatanına vardığında saatler sonra, annesi ve kız kardeşleri Irak dışına göç etmek zorunda kaldığını, babasının hala "kayıp" ve ailesinden tek kalan erkek kardeşini görüyor.
Dönüş yolculuğu Siban'ın anlattığına göre "acı" geçse de döndüğünde, tüm Ezidiler gibi ailesinin kendisi için yaptırdığı Koço mezarlığında sembolik mezarını gördü.
Wırdi Salih