Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Kerkük Teşkilat Sorumlusu Muhammed Osman, Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) Kerkük'e dönmemesinin Türkiye ile bağlantılı olduğunu ve Kürtlere ait bir karış toprağın işgal edilmediği savundu.
Kerkük'te dün 14 Kürt partisi bir araya gelerek, gündemdeki konuları görüştü. KDP ise toplantıya davet edilmesine rağmen katılmadı.
Kürdistani partilerin dün düzenledikleri toplantı sonrası basına konuşan Muhammed Osman, toplantıda kentteki hizmet ve gündemdeki diğer sıcak gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti.
Kerkük’te bir karış Kürt toprağının alınmasına izin vermediklerini söyleyen Osman ayrıca, şunları söyledi:
"Bir santim Kürt topraklarının alınmasına izin vermediğimizi gururla söyleyebiliriz. Ne zamanki Kerkük’te varlığımızı koruyamazsak, o zaman Araplar topraklarımızı tahrip edebilir. Bunu da asla kabul etmeyeceğiz. O zaman halkta caddeye çıkabilir.”
Osman, "KDP ile çatışmıyoruz. KDP, Kerkük'e dönmemeyi tercih ediyor, bu da KDP'nin Türkiye ile ilişkisine bağlıdır” diye konuştu.
Kerkük, 20 Eylül 2020 - KDP'siz 14 Kürt partisi arasında toplantı yapıldı: Fotoğraf/ Goran Baban
Kürtlere ait mahallelerde hizmete yönelik çifte standart uygulandığını söyleyen Osman, Kürtlerin, Arap ve Türkmenler ile dostluk ve ittifak kurabileceklerine dair yöntemleri ele aldıklarını kaydetti.
Kerkük’te yaşanan sorunlara dair Irak Başbakanı Mustafa Kazimi’ye sunulmak üzere bir rapor hazırladıklarını belirten Osman, “Irak Cumhurbaşkanlığı’da bu konuda Adalet Bakanlığı ve Cumurbaşkanlığı Temsilcisi’nin de bulunduğu bir komisyon oluşturdu. Bu komisyon çalışmalarına başladı ve oldukça iyi bir yol kattetti” dedi.
Osman ayrıca, KDP'nin Kerkük- Germiyan Teşkilat Sorumlusu Adnan Kerkuki’nin Kerkük'e “aşağılayarak” geri dönmeyeceklerine dair sözlerine tepki gösterdi.
Adnan Kerkuki, Rûdaw TV’ye verdiği bir röportajında şöyle konuştu:
“16 Ekim ihanetinden sonra herkese Kerkük'ün işgal edildiğini söyledik: sivil otorite, askeri otorite kuralları yok. Kentte askeri bir otoritenin bulunması alinde özgürce çalışamayız ve Kürtleri savunamayız, bu yüzden geri dönmeyeceğiz. Başından beri Kerkük'ün durumunun normalleşmesini talep ettik. KDP liderliğinin Kerkük ile ilgili talimatları ve eylem tarzı budur.”
