Türkmen kadın hakları aktivistler, siyasette ve hükümet kurumlarında atanmalarında peş peşe gelen hükümetler, ataerkillik ve erkek merkezli düşüncenin engel olduğuna savunuyor.
Yardım ve Kalkınma için Kültürlerarası Diyalog Başkanı İbtisam Heyu, “Telafer, Türkmen çoğunluğa sahip Irak'ın en büyük ilçesi olarak kabul edilmekle birlikte, kadınların siyasi ve işlevsel rolü halen göz ardı edilmektedir. Türkmen kadınları, kamu kurum ve kuruluşlarını yönetmede olması gereken rolü üstlenemedi"dedi.
Türkmen kadınlarına hak ettikleri konumlar verilmedi
"Şu anda feshedilen yerel meclis üyeleri arasında tek bir kadın olmadığı gibi, şu anda olduğu gibi erkeklerle sınırlıydı. Bu bölgede bir kadın tarafından yönetilen resmi bir departman yok" diyen İbtisam Heyu, sözlerine şunları ekledi:
“Göz ardı edilen Türkmen kadınlarına, erkekler ve diğer bileşenleri gibi haklar tanınmadığı için parlamentoda ve peş peşe gelen hükümetlerde var olmaya devam etti. Önümüzdeki seçimlerin Türkmen kadınların hak ettikleri konumlar için bir fırsat olmasını umuyoruz.”
Irak'ta Arap ve Kürtler’den sonra üçüncü büyük etnik olan Türkmenler, ülkenin farklı bölgelerine yayılmakla birlikte, çoğunluğu Musul’un batısındaki Telafer ilçesi olmak üzere Irak Anayasası’nın 140. Madde kapsamındaki tartışmalı bölgelerde yerleşmiş durumdalar.
Kota sistemi Türkmen kadınları, erkek egemenliğinden kurtarıyor
Türkmen İrade Partisi Başkanı ve eski Irak Parlamentosu üyesi Jale Neftçi, “Irak toplumu psikolojik doğası gereği bir erkek toplumu ve elbette bu meselenin Türkmen toplumuna yansıması var. Ve bu gelenek, Türkmen kadınlarının kapasitelerini göstermelerine izin verilmemesi nedeniyle siyasi arenada tüm yeteneklerini göstermelerinin önünde en büyük engellerden biridir" diye konuştu.
Kadın kota sistemine göre önceki ve mevcut seçimlerde Türkmen milletvekillerinin çoğu Irak Parlamentosu’nda yer aldı.
Jale Neftçi, “Irak seçim yasasında halen yürürlükte olan kadın kota sistemine göre önceki ve mevcut seçimlerde Türkmen milletvekillerinin çoğu, yapılan tüm değişikliklerle birlikte Irak Parlamentosu’na üye olmuşlardır. Ancak söz konusu yasada bu sistem hala yürürlükte” dedi.
Kadın Türkmen adayların erkek meslektaşlarına oranla, sandıktan düşük oy almasının nedeni, bazı Türkmen yetkililerin, "Parlamento’daki Türkmen temsilini tekelleştirmek" istediklerinden dolayı, "Türkmen kadınlarının rolü ve varlığını göz ardı etmek ve ortadan kaldırmaya" çalışmasıdır.
Nefçi, kişisel tecrübesiyle ilgili olarak, yürüttüğü seçim kampanyaları sırasında ve 2010 yılından bu yana kota sistemine uygun olarak milletvekili koltuğuna oturduğu zaman birçok zorlukla karşılaştığını söylüyor.
2018 seçimlerinde ise, Nasr Koalisyonu listesinden seçimlere girdiğinde başarılı olamadığını belirten Neftçi, “Bazı Türkmen siyasetçiler, rekabet korkusuyla beni Türkmen Cephesi'nin Kerkük listesinde aday olmamam için her yöntemi denediler” dedi.
2017 sonunda Türkmen İrade Partisi'ni kurarken aynı sorunla karşılaştı, çünkü kendisini hem şahsi hem de siyasi olarak devirmek için çalışanlarla mücadele etmekten çok zorlandı.
Türkmen kadınları fırsat verilirse rollerini yerine getirebilirler
38 yaşındaki Türkmen aktivist Rebab İsmail, KirkukNow’a verdiği demeçte, "Türkmen kadınları farklı dönemlerde ve çeşitli alanlarda yetkinliklerini gösterdiler, devlet kurumlarını yönetebiliyorlar ama kapıların onlara açılmasını bekliyor. Parlamentoda veya hükümette, siyasi arenada görev üstlenmeyi bekliyorlar” ifadelerini kullandı.
Irak Anayasası’nda kadınların temsili için yüzde 25 kota yer almaktadır. Kadınların siyasetteki varlığını sağlamak için etnik köken ve dinlerden Iraklı kadınların siyasete katılımına somut bir şekilde katkıda bulunmuştur.
Son seçimde 8 Türkmen milletvekili arasında Liliyal Muhammed Ali (el-Fetih İttifakı - Ninova) ve Hatice Ali Abbas (Türkmen Cephesi - Kerkük) adlı iki kadın yer aldı.
329 sandalyeli Irak Parlamentosu’nda Erşed Salihi başkanlığındaki Türkmen Cephesi 3, Türkmen Bloku ise 5 sandalyeye sahiptir.
Yetkililerden önce toplum haklarını ihlal ediyor
Tülay Türkmen İşleri Derneği Başkanı Himan Remzi, Türkmen kadınların haklarını ve devlet kurumlarındaki rollerini elde edememesinden Türkmen toplumunu sorumlu tutuyor.
“Türkmen toplumu, Türkmen kadınlara karşı adaletli davranmıyor. Toplumdaki rolümüzden mahrum ettikleri gibi, liderlik pozisyonlarını üstlenmemizi hâlâ engelliyorlar” diyen Himan Remzi, sözlerine şunları ekledi:
“Federal hükümeti ve Kürdistan Bölgesi Hükümeti'ni Türkmen kadınlarının eşit olmamasından sorumlu tutmadan önce, Türkmen toplumunun kendisinin bize karşı adaleti yerine getirmediğini ve bizi rolümüzden mahrum bıraktığını kabul etmemiz gerekir. Kusur başkalarında değil, topluluğun kendisinde olabilir. Bir pozisyon için bir Türkmen kadın seçildiğinde de, yeterlilik ve deneyim değil, parti üyeliği göz önüne alınıyor."
Türkmen kadınları 2003'ten sonra Telafer'de siyasete girdiler ve dördü birden fazla seçim turunda parlamentoya ulaştı.
Bunlar: İman Muhammad Yunis Selman, Nehla Hüseyin Hibabi, Sacide Muhammad Yunis Efendi ve Liliyal Muhammad Ali Beyati.
Irak Parlamentosu Basın Ofisi 15 Aralık’ta yayımladığı yazılı açıklamada, gerçekleştirilen oylama sonucunda, Hiyam Nimet Mahmut Köprülü‘nün Devlet Bakanlığı’na seçildiğini duyurdu.
Irak’ta önceki kabinelerde Türkmen bakan bulunmuyordu.
Türkmen Cephesi tarafından yapılan açıklamada ise, "Bakanlık pozisyonunun, çok bileşenli, din ve mezhepli bir ülkede temel ve kadim bir unsur olarak Irak Türkmenleri için ulusal bir yetkiyi temsil ettiği" ifade edilmişti.
Himam Remzi, “Bir Türkmen kadının Devlet Bakanı olarak, Kazimi hükümetine yükselmesi olumlu bir adımdır ve Türkmen toplumu ile temas halinde olan uzman bir Türkmen kadın olsaydı daha büyük bir başarı olacaktı” dedi.
Türkmen kadınları, kendilerini temsil etmek, siyaset ve üst düzey hükümet pozisyonları da dahil olmak üzere tüm sektörlerde rollerini oynamak için birbirini izleyen hükümetlerin erkek egemenliğini kırmaya çalışıyor.