Barış ve savaş zamanlarında, bölge en aşırı dini gruplar tarafından yönetildiğinde bile, Hawar Köyündeki Kakailer, gelenek ve dini miraslarını terk etmedi. Kakailer, bu bölgede neredeyse yüzyıllardır karşı karşıya oldukları zorlukların üstesinden gelmeye çalışarak, varlıklarını sürdürüyor.
Halepçe'nin 15 km doğusundaki Hawar köyünde yaşayanlar, kendilerine ait bir din olan “Kakai” dininin kıstaslarına uymaktadırlar. Kakailer, diğer tüm dinlerle uyumlu ve kendilerini diğerlerinden ayırmamaları ise önemli bir özellikleridir.
Irak ve İran'da görülen Kakai ya da “Yarsani” olarak adlandırılan dinin mensupları çoğunlukla Irak'ın Süleymaniye, Kerkük, Erbil, Ninova ve Diyala'ya kadar uzanan kentlerde yaşamaktadır ve yaklaşık 100 bin nüfusa sahipler.
Irak'ta Kakailerin kutsal mekanı olarak kabul edilen “Hawar Köyü”nün tarihi ise 984 yıl öncesine dayanıyor.
Hawar köyü, Kakailer için önemli bir mekandır. Uzaktan bakılınca Şınırwe Dağı'nda yerleşik bir köy gibi görünse de, daha çok dönemsel olarak köyde ikamet ediyor. Köyde yaklaşık 50 bağ ve bahçe bulunuyor. Sayıları ise 800 ila bin aile arasında değişiyor.
Hawar; Radikal İslami gruplar döneminde
2001 yılında köy, daha sonra adını Ensar el-İslam olarak adı değişen ve 2003 yılına kadar bölgeyi yöneten radikal İslami grup yanlısı Cund el-İslam'ın etkisi altına girdi.
Bu durum, Kakailerin en kutsal yerleri için değil, kendi din ve kültürel mirasları için de bir tehdit oluşturdu.
Kakailerin tanınmış şasiyetlerinden Ekrem Kerim (50), “O dönemde topraklarımız kuru değildi. Gelip işimizi yapıyorduk. Tek sorunumuz aşağı kısımda yere döşenen bazı mayınlardı” dedi.
Kosari, olarak da bilinen Ramazan Hemirhan ise, “Ensar el-İslam mensupları köyümüze geldiğinde, fikirlerimiz uyuşmadı, köyümüzden ayrıldık. Bunun sonucunda evlerimiz yağmur ve karla yıkıldı” diye konuştu.
Ensar el-İslam, Hawar Köyü sakinlerini haraç ödemeleri, savaşmaları, Müslüman olmaları veya köyü terk etmelerine dair 4 seçenek sundu onlara.
Söz konusu gruplarının kutsal mekan ve mezarlarına dokunmadığını belirten Kosari, “Kısa bir süre burada kaldılar, Hewraman'ın kontrolünü tamamen ele geçirdikten sonra geri döneceklerini söylediler ve bizi mürtedler olarak adlandırdılar” diye konuştu.
Kararlarını İslam hukukuna uygun olarak uygulayan bu Kürt grubu, ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından “terörizm” listesine alındı. Amerika Birleşik Devletleri, 2003 yılında merkezini bombalayarak bölgedeki hakimiyetine son verdi.
Bu topluluk, Hawar tarihinde Kakailerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri olsa da Kakaileri, gelenek ve dini ritüellerine bağlılığını ortadan kaldıramadı.
Kakailerin anavatana bakışları
Kakai veya Yarsanizm, insanlığın yaratılışı ile çakışan tek tanrılı bir din olmakla birlikte, bu dinin mensuplarının büyük kısmı Kürt’tür.
Dinin kurucusu Şeyh İsa Berzenci’nin oğlu Sultan Sahak, yedinci yüzyılda doğdu, Kürdistan Bölgesi ve İran'da bulunan Hawraman bölgesinin her iki yakasında Hawar ve Şeyhan'da yaşadı. Bu bölgelerde de dini yaymaya başladı.
Evli ve üç çocuk babası Koçer Hidayet (40), her hafta köyünü ziyaret ettiğini söyledi.
KirkukNow’ın köyü ziyareti sırasında ailesi ve bazı akrabalarıyla köyü ziyaret eden Koçer Hidayet, “İnsanlarla güçlü sosyal ilişkilerimiz var ve bize başkalarına saygı ve takdir örneği olarak hatırlatıyorlar. Kimse bize saldırmadı, kimseye zarar vermedik ve kimse bize zarar vermek istemedi” ifadelerini kullandı.
Dinimizin vecibesini yerine getiriyorum. Bıyık bizim için kutsaldır
Germiyan bölgesindeki Kuleco bölgesinde, Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (KYB) 70 kuvvetinin saflarında Peşmerge olarak görev yapan Koçer, “Bizim kuvvette Ezidi, Sünni, Şii her kesimden var çok uyumluyuz” diyerek, “Uzun bıyık bizim dinimizin vecibelerindendir. Bizim için kutsaldır. Dinimize ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
Edinilen bilgiye göre, Irak'ta Kakailere ait 18 mabed bulunuyor. Şah Xoşin, Seyid Xamoş, Mir Eskender, Xalife Smail türbeleri Hawar Köyünde bir tapınağın tepesinde yer almaktadır. Bu tepe, köyün girişinde, din adamlarının vaaz vermek için kullandıkları dağdır.
Öğretmen Ekber Kerim, Ekbar, cam ve penceresiz, taş ve ahşaptan inşa edilmiş üç dükkanın yanında duruyor.
Ekrem Kerim, şunları söyledi:
“Bildiğim kadarıyla tarih boyunca herhangi bir baskıya maruz kalmadık. Bu bölgeye çeşitli kişi ve gruplar geldi, ancak onlarla uzlaştık ve onlara düşman olmadık. 1970'lerde, yakın köylerde biri ölürse, Kakailer grup halinde, cenaze evine gider ve acıları paylaşılırdı. Bunu iyi hatırlıyorum. Ve bu köylerdeki insanlar, bir cenazemiz olduğunda onlarda aynı şeyi yaparlardı.”
Koseri ise, “Hawar 1978'e kadar doluydu, ondan sonra Halepçe'ye sürüldük. Halepçe'de gerçeği söyledik ve onlara Müslüman değil Kakai olduğumuzu söyledik" dedi.
Ekber Kerim, Kapılarını dünyaya açılmasının Kürt edebiyatının ve mirasının soğumasına yol açtığına ve bunun dinlerini de bir ölçüde etkilediğine inanıyor.
Kakailerin kutsal kitabına "Serancam" ve metinlerine "Kelam" denir.
Koseri, "Maço lehçesiyle konuşuyoruz ve okuyoruz, dinimiz manevidir. İnsan ve Tanrı arasında sınırlıdır. Bıyık uzatmak dinin kutsal vecibesidir. Ancak bu artık gençlerimiz arasında pek yaygın değildir.Serancam’ın basılmamış birkaç nüshasına sahibiz. Bunları basmaya izin verilmiyor, çünkü basılırsa değişiklik yapılabilir. Bıyık uzatmayan Kakai, namaz kılmayan Müslüman gibidir” ifadelerini kullandı.
Barışçıl ve “sorunsuz” bir azınlık
Kürdistan Bölgesi vatandaşlarının çoğunluğunun yaşadıkları koşullardan memnuniyetsizliklerini dile getirdiği bir zamanda Hawar köyündeki Kakailerin hiçbir talebi ve şikayeti yok.
Köy hala bazı proje ve hizmetlerden mahrumdur, doğanın müthiş ihtişamı, dağların göbeğinde parlak bir tablo şeklinde yansıtılır.
"Köyde hükümet daireleri olmadığı için insanlar burada kalamıyor” diyen Ekrem Kerim, sözlerine şunları ekledi:
“Yaz aylarında sık sık köyü ziyaret ediyoruz. Köy harika evlerle doludur, ancak sakinleri burada ikamet etmiyor. Hükümet, köye giden kiremitli bir yol inşa etti. Köyde elektrikte var. Hawar köyünde okul yok ve sağlık merkezi de yıllardır kapalıdır.”
Halepçe'deki Kakalerin cenazeler için bir salon dışında, toplantıları için özel yerleri yoktur. Kakailerin Hawar Köyünde kendi mezarlıkları var ve Halepçe'de ölülerinin çoğunu Müslümanların mezarlarının yakınına gömüyorlar.
Kadınların konumu ve çevreyi koruma hassasiyeti
Kakailerin, çoğu kendi aralarında evlenir, evlilik şartları ise Müslümanlarınkine yakındır. Bir kızın evlenmesine izin verilebilmesi için 18 yaşına ulaşmış olması gerekir, çok eşlilik neredeyse yok ve birçok evli çiftte geleneğini korumuştur.
Kadınlar, Kakailerde önemli bir konuma saihiptir. Karar verme sürecine katılırlar, onlarla evliliğin iptali ihanete bağlıdır ve içlerinden biri diğerine ihanet ederse evlilik sözleşmesi geçersiz olur.
Hawar Köyünde nikah kıymakta yasal olan üç yollar kıyılabilir. Bir Müslüman din adamı veya Kakai din adamı tarafından nikah kıyılabilir.
KirkukNow muhabirinin Hawar köyünde görüştüğü Kakai şahsiyetlerinin verdiği bilgiye göre, gelinin ailesi damat tarafından nadiren altın ve mücevher istiyor.
Hawar köyünün dört yanı yüksek karlı dağlarla çevrilidir, dağların yamaçlarında meşe ağaçları kök salmaktadır ve gözleriniz köyü kesen derenin kenarlarında uzanan ceviz ve nar korularına çarpabiliyor.
Dürüstlük, saflık, tolerans ve hoşgörü, Kakai dininin dört temel kıstasıdır. Dinin mensupları başkalarına karşı küçümseyici davranmamalı ve Allah’ın onun için belirlediği kader ve kısmetten memnun olmalıdır.
Kakailer, Hawar Köyünün korunmasına büyük önem veriyor.
Ekber Kerim, bu konuda şunları söylüyor:
“Çevrenin korunması bizin için kutsaldır. Hawar Köyünün toprağı, Almanya, İngiltere veya başka herhangi bir yer arasında farkı yok ve kutsaldır. Çevreyi korumak önemli bir kıstastır. İnsan, çevredeki en önemli şey olarak kabul edilir ve avcılıkta yasaktır.”