Hristiyan nüfusun çoğunlukta olduğu El Quş nahiyesinde, Ezidi ve Müslümanlar asırlardır birlikte barış içinde yaşayarak, ibadetlerini ediyor.
Nahiye, Irak hükümeti ile Kürdistan Bölgesi arasındaki tartışmalı bölgeler arasında yer alıyor.
Bölge zor dönemden geçmesine rağmen, barış içinde bir arada yaşama kimliğini hiçbir zaman etkilenmedi.
KirkukNow’a konuşan El-Quşlu 65 yaşındaki Joseph Shamas, “20 yaşındayken, El Quş'ta restoran olmadığını hatırlıyorum,bu nedenle herhangi bir Müslüman veya Ezidi ziyaretçinin Hristiyanlar tarafından yemek ve konaklama için ağırlıyordu”dedi.
İlişkimiz sıcak ve hoş. Ezidi ve Müslüman kardeşlerimizle herhangi bir sorun yaşadığımızı bir gün hatırlayamıyorum
El Quş'un asıl sakinlerinden biri olan Shamas, kardeşliği babalardan ve büyükbabalardan miras kaldığını söyleyerek, “Biz Hristiyanlar, Ezidiler ve Müslümanlar kardeş gibi birlikte yaşıyoruz. Özellikle sosyal ve dini ritüellerde birbirimizi ziyaret ediyoruz. İlişkimiz sıcak ve hoş. Ezidi ve Müslüman kardeşlerimizle herhangi bir sorun yaşadığımızı bir gün hatırlayamıyorum” ifadelerini kullandı.
Eskiden bir köy olan El-Quş, şu anda arkeolojik bir sit alanı. Tarihi, binlerce yıl öncesine dayanan kasaba, Hristiyan sakinleri nedeniyle önemli bir iş merkezi olmasıyla farklı dinlerin bir arada yaşamasına da neden olmuş.
Shamas, “Birbirimize o kadar yakınız ki, herhangi bir ameliyat veya tıbbi tedavi gibi kritik bir ihtiyaç durumunda, bağış toplamak için kiliseye bir bağış kutusu koyuyoruz" dedi.
IŞİD'in Irak ve Suriye'de başlattığı yıkımı, 2014'te El Quş'ta devam etti. Hristiyan ve Ezidi sakinleri IŞİD zulmünden kaçtı, ancak sosyal barış dokusuna dokunulmadı.
El-Quş yakınlarındaki Sireçka köyünde Ezidi din adamı Şeyh Mişur Badal, “Biz kasabada bir aileyiz, dinsel uyum iyi seviyede çünkü birbirimizin inançlarına saygı duyuyoruz ve herhangi bir sorun barışçıl bir şekilde çözülüyor” diye konuştu.
Musul'un 40 km kuzeyindeki Til Qaif ilçesinin El-Quş kasabası, 34 köy ve üç yerleşkeden oluşmaktadır. Nüfus 2014 ortasına kadar 62 bin idi, daha sonra bir kısmı ABD ve Avrupa'ya göç etti.
El-Quş eski köyünün restorasyonu Eylül 2018'de başladı. Köyün evleri ve diğer özellikleri, yerel halkın, önemli sosyal figürlerin, kiliselerin ve yenileme projesi başkanı tarafından bağışlanan 120 bin dolar karşılığında eski yapısında restore edildi.
Her din kendi ritüellerini özgürce yaşıyor, dinler karşılıklı bir birine saygılı ve özel günlerinde ziyaret ettiğini belirten Badal, “Her din kendi ritüellerini özgürce yaşıyor, üç farklı dinin böyle bir uyum içinde yaşıyor. Karşılıklı etkinliklere katılıyoruz” dedi.
El-Quş'ta 7 kilise, Ezidilere ait 30 türbe ve 10'dan fazla Müslümanlara ait cami var.
IŞİD, Irak topraklarının üçte birini kontrol altına almadan önce, 550 binden fazla Ezidi Irak'ta yaşıyordu. Yaklaşık 350 bin Ezidi yerinden edildi, bunların sadece üçte biri Ninova’ya bağlı Şengal ilçesine geri döndü.
Bir arada yaşama kimliğimiz haline geldi
El Quş'ta yaşayan bir Müslüman olan 35 yaşındaki Mahmud Hamid, "Bu alandaki dinlerin bir arada yaşaması bizim kimliğimiz haline geldi, bu yüzden bu kültürden asla vazgeçmeyeceğiz ve herkes çocuklarını diğerinin inancına aynı saygılı olmaya teşvik ediyor”
Hamid, Ramazan ayında Müslümanlar gündüz oruç tuttuğunu, Ezidi ve Hıristiyanların akşam namazından ve oruçlarını kırdıktan sonra Müslümanları gece ziyaret ettiklerini dile getiriyor.
Kilise, cami ve türbelerin platformlarından gelen dini figürler, barış içinde bir arada yaşamayı teşvik ediyor ve herhangi bir anlaşmazlığı önlemek için gönüllü bir ekip oluşturmayı planlıyor.
El-Quş Kilisesi Rahibi Toma Elia Jacob, genç sakinlerden oluşan ekibin toplulukta dini bir arada yaşama hakkında daha fazla bilgi vermek için eğitilebileceğini dile getirerek, "Bu, dindar Christina, Müslüman ve Ezidi figürlerinin barış çağrısı kadar önemli ve gerekli."
Jacob, Ezidi'nin egemen olduğu bir köyde öğretmen olarak hizmet verdiği için Ezidi dostlarına sahip olmaktan gurur duyduğunu belirterek,"İşin sırrı, kimin Hristiyan, Ezidi veya Müslüman olduğunu asla düşünmememizdir. Daha da önemlisi, diğerinin inançlarına saygı duymaktır" sözlerini kullandı.