Ezidilerin büyük bir kısmı, Ağustos 2014'te IŞİD tarafından zorla göçe zorlanmalarının yedinci yılında Şengal bölgesindeki (Ninova vilayetinin batısındaki) evlerine dönmek istemiyorlar.
Göçmenlerin bir kısmı Kürdistan Bölgesi'ndeki kamplarda yaşamını sürdürürken, bir kısmı hizmet ve alt yapı eksikliğine rağmen büyüdükleri şehirlerine dönmeyi tercih ettiler. Bazı Ezidiler ise bölgelerini kalıcı olarak terk edip ülkeden göç etmeye karar verdi.
Altyapı eksikliği
Irak'ın Ezidi çoğunluğuna sahip en büyük şehri olan Şengal’in Ekim 2015'te kontrol edilmesine rağmen, şehir nüfusunun büyük bir kısmı hala Kürdistan Bölgesi'nin Duhok, Zaho ve Süleymaniye’deki kamplarda yaşamını sürdürüyor.
Duhok Ezidi Vakıfları Müdürü Cafer Sumu'ya göre, "Kürdistan Bölgesi'ndeki şehirlerdeki yerinden edilme kamplarında 27 bin 164 Ezidi aile var."
KirkukNow’a mevcut durumu anlatan Ezidi aktivisti Nasr Hacı, Şengal'in altyapısının tahrip edilmesi ve hem merkezi hükümetlerin hem de Kürdistan Bölgesel Hükümeti'nin ödeme yapamamasının bir sonucu olarak Ezidilerin bölgelerine dönmesine bağladı.
Ezidilerin, hükümete güvensizliği nedeniyle menşe bölgelerine geri dönmeyi istemediğini dile getiren Hacı, “Ezidilerin Şengal’i kontrol etme konusunda hükümetlere olan güvenlerini kaybetmeleri, şehre geri dönme düşüncesine yol açtı. Ezidiler, kendilerini bu zor durumdan çıkaracak gerçek ve kalıcı çözümler bekliyor”diye konuştu.
Hacı, federal hükümetin Ezidilere adaletli davranmadığı için,Ezidileri Kürdistan Bölgesi’ndeki kamplar ile yurtdışında dağılmaya ittiğini savunuyor.
Ezidiler, 3 Ağustos 2014’te Şengal ve diğer Ezidi bölgelerine yönelik "IŞİD" saldırısının ardından evlerini terk etmek zorunda kalmalarının yanı sıra toplu katliam, adam kaçırma ve onlarca haksızlığa maruz kaldılar.
Birden fazla güvenlik gücü var ve "Şengal Anlaşması” uygulanmıyor
Göçmen Ezidiler, zorunlu hizmet eksikliğinin yanı sıra ilçedeki birden fazla silahlı gücün varlığından da ciddi endişe ediyor.
Bölgedeki Kürdistan Yurtseverler Birliği yetkilisi Davud Cundi'ye göre, "Şengal’in içinde üstün ve son söze sahip bir güvenlik gücü yok."
Bu durumun Şengal’de vatandaşların kafalarını karıştırdığını belirterek, güvenliğin nispeten istikrarlı olduğu düşüncesinde.
Şengal’de Irak ordusu, Federal Polis, Haşdi Şabi’ye bağlı gruplar ve Kürdistan İşçi Partisi'ne (PKK) yakın diğer gruplar da dahil olmak üzere birkaç güç var.
Bağdat'taki merkezi hükümetin geçen yılın Ekim ayında Kürdistan Bölgesi Yönetimi ile güvenlik, hizmet ve idari alanda organize etmek için bir anlaşma imzaladı. Ancak anlaşma birçok itirazla karşı karşıya kaldı.
Davud Cundi, bu anlaşmanın "şehrin yeniden inşasının” önünü açtığını, ancak "henüz uygulanmadığını ve hala ölü bir metin olduğunu" ekledi.
"Atalarımızın topraklarını terk etmeyeceğiz"
Şengal 2015'te IŞİD’den kurtarıldıktan sonra, Şengallilerin çok azı evlerine döndü ve geçen yıl Korona virüsünün yayılmasıyla yerinden edilenlerin sayısı arttı.
Cundi’ye göre, “yerlerinden edilenlerin yaklaşık üçte biri ilçeye geri döndü.”
Şengal’in güneyindeki Til Benat yerleşkesine dönenlerden biri olan Celal Xıdır, “Şengal’de yaşamayı seçtik ve atalarımızın topraklarını terk etmeyeceğiz. Şengal halkı olmadan hayata dönmeyecek”
Kamplardaki yaşamı “hapsedilme ve derme çatma çadırlarda her an yangın çıkacağından korkmayla” tanımladı.
Geri dönüşlerin nedenlerine dair ise Celal Xıdır, “Kendime ve çocuklarıma yeni bir hayat ve iş fırsatı yaratmak için geri döndüm. İnsanın kendini evinde rahat hissetmemesi mümkün değil” diye konuştu.
Xıdır’a göre, Şengal’de altyapının "tahrip" olması ve hizmetlerin "iyi" olmamasından dolayı ilçede yaşam koşullarının zor olduğunu söyledi.
Bölgenin kuzeyindeki Duhla kompleksindeki evine dönen Kasim Xelaf, “Şengal, yeniden inşa edilmiş ve yaşam gereksinimleri artmış olsaydı, yerinden edilmişler daha çok sayıda geri dönerdi" dedi.
İlçedeki partilerin çokluğunun "birçok kamp sakini için bir korku kaynağı" haline geldiğine işaret eden Xelaf, “Kamplardaki vatandaşlarımızın geri dönmesini istiyoruz. Ancak, bu koşulları aşıp geri dönen insanlar var. Hayat Şengal’e dönünce hepiniz için daha iyi olacak. Burası bizim toprağımız ve bizim ana vatanımızdır, korumalıyız” diyor.
Şengal Kaymakamı Mehma Halil ise siyasi, güvenlik ve hizmet engellerinin yerlerinden edilenlerin evlerine dönmelerine izin vermediğini söyledi.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne bağlı “Ezidî Kurtarma Ofisi’nin 15 Şubat 2021'de yayımladığı istatistiklerine göre, IŞİD'in Şengal'e düzenlediği saldırının ardından “360 bin Ezidinin yerinden edildiği ve bunlardan sadece 150 bininin geri döndüğü tespit edildi
Almanya ile karşılaştırmak mümkün değil
Almanya'da yaşayan 29 yaşındaki Ezidi bir gurbetçi olan Nizar Behcet, “Ailem Irak'ta kalmasına rağmen asla geri dönmeyi düşünmüyorum” diyor.
2014 yazında Irak'ı sarsan olayların ardından evini terk ederek Almanya'ya göç eden Behçet, göç nedeniyle Musul Üniversitesi'ndeki çalışmalarını tamamlamadı. Irak’ta tanık olduğu her an bir çatışma ortamının doğmasından çekindiği için de şehre geri dönmeyi düşünmüyor.
Ezidi bölgelerindeki güvenlik ve ekonomik durumun, yerleştiği Almanya'ya kıyasla istikrarsız olması, göçmenleri geri dönmeye teşvik etmiyor” dedi.
Kürdistan Bölgesi Ezidi Kurtarma Bürosu istatistiklerine göre Irak dışına göç edenlerin sayısı 2014’ten bu yana 110 binin üzerindedir.
Ezidilerin, Şengal'e geri dönme kararı konusunda görüşleri farklı olsa da, ilçeye insanların geri dönmesini ve orada yaşamlarını sürdürmesini teşvik eden altyapıdan yoksun olduğu konusunda hemfikir.