Kerbela vilayetinde reform çağrısı yapan protesto hareketinin önde gelen aktivisti İhab Al-Wazni öldürülmesinin ardından, protesto gösterisi düzenlendi. Bu yaşananların üzerinde 24 saat geçmeden Kadisiye’de gazeteci Ahmed Hasan evinin yakınında suikast girişimi gündeme geldi.
Irak’ta Ekim 2019'da gösterilerin başlamasından bu yana protestoya katılan veya destek veren eylemci, gazeteci ve aktivistlerin öldürülmesi gündeme oturdu.
Yaşanan son iki olay, 2019 olaylarını tekrar gündeme getirdi.
Bölgede yaşanan siyasi hareketler, "hükümetin rekabet için güvenli bir ortam sağlayamaması" bahanesiyle önümüzdeki Ekim ayında yapılması planlanan erken seçimlerden çekildiklerini açıklamalarına neden oldu.
Aralık 2019'da bir suikast girişiminden kurtulan El-Vezni, geçtiğimiz hafta silahlı bir grubun suikastinden kurtulamadı.
9 Mayıs 2021 Pazar gece yarısından sonra motosikletli iki kişinin saldırısı sonucu yaşamını yitiren Wazni’nin ölümüne polis “terörist” saldırı olarak tanımladı.
Bu suikast operasyonu ülke çapında öfkeye neden olurken, Diqar, Diwaniye, Meysan ve Wasit ile Bağdat'ta daha az sayıda protestoya neden oldu. Ancak en büyük protesto Kerbela'da Wazni’nin cenaze töreninden sonra tanık oldu.
Yüzlerce öfkeli insan toplanıp eyaletteki İran Konsolosluğu önünde toplanarak, protesto etti. Slogan atarak, lastik yakan kalabalığa güvenlik güçleri ve silahlı gruplar ateş açarak engellemeye çalıştı.
Kirkuknow’a konuşan bir güvenlik kaynağına göre, protestocularla konsolosluğu korumakla görevli güçler arasında yaşanan çatışmada, bazı protestocular yaşamını yitirdi.
Kaynak, göstericilerin Kerbela'daki bir dizi ana caddeyi de kapattığını, faillerin açığa çıkmaması halinde gösterilerini tırmandırmak ve gösterileri oturma eylemine dönüştürmekle tehdit ettiğini söyledi.
Şimdiye kadar hiçbir parti ve grup suikastın sorumluluğunu üstlenmedi, ancak aktivistler saldırıdan “İran destekli silahlı grupları” sorumlu tutuyor.
İhab Al-Wazani, Kerbela'daki protestoların koordinesine öncülük ediyordu. Yayınladığı videolarda, İran'ın ve silahlı grupların güney Irak'taki Kerbela kentindeki etkisinin sınırlandırılması çağrısında bulunan yolsuzluk ve kötü yönetime karşı en önde gelen seslerden biri idi.
Hükümet “teröristleri” arıyor
KirkukNow’ın Security Media Cell (Güvenlik Medya Hücresi) bir kopyasını aldığı açıklamasında, "Kerbela polisinin sivil aktiviste suikast düzenleyen terör unsurlarını aramak için çabalarını seferber ettiğini" duyurdu.
Bu açıklama, Kerbela sokaklarında hiçbir etkisi olmadı ve protestolar devam etti. Protestocuların, en önemli talebi ise Wazani ve öldürülen protestocuların tüm katillerini ortaya çıkarılması oldu.
Saldırının sorumluluğunu üstlenen olmadı. Wazani'ye yakın bir aktivist, “Bunları yapanlar İran'ın milisleri. İhab'ı öldürdüler ve hükümet sessiz kalmayı sürdürürken, bunlar bizi tehdit ederek hepimizi öldürecekler” dedi.
Irak Başbakanı Mustafa Kazimi, İçişleri Bakanlığını Wazani’nin katillerini hızlı bir şekilde ortaya çıkarmasını talep etti.
Kazimi’nin çağrısının ardından KirkukNow muhabirinin de bulunduğu basın toplantısında hükümet Sözcüsü ve Kültür Bakanı Hasan Nazim, katıldığı basın toplantısında çağrıyı yeniledi.
Nazim, Basra'da gazeteci Ahmed Samad'ın katillerini ve Wazani suikastının faillerini ortaya çıkarma sözü verdi.
Al-Furat TV muhabiri Diwaniye, Ahmed Hassan'ın suikast anı
Kadisiye'de bir gazeteciye suikast girişimi
Wazni'nin öldürülmesinin üzerinden 24 saatten fazla zaman geçmeden, Diwaniye'de Al-Furat TV muhabiri Ahmed Hasan'ın Al-Ras'ta suikaste uğradı. Hasan, suikasten ağır yaralı olarak kurtuldu.
10 Mayıs’ta, Bağdat'taki Nuroloji Genel Hastanesi'nde uzman bir sağlık ekibi Hasan’ı ameliyat etti.
Hastane Müdürü Dr. Samir Hamid el-Delphi yaptığı açıklamada, "Hastanın, hastanemize Al-Diwaniye Hastanesi'nden çok ciddi bir durumda sevk edildiğini" söyleyerek, “Klinik muayeneler yapıldıktan sonra baş bölgesinde vurulduğu tespit edildi ve ameliyata alındı” diye konuştu.
Seçimlerden çekilme mesajları
Protestolar sırasında kurulan partiler, hükümetin rekabet için güvenli bir ortam sağlayamaması ve tüm olup bitenleri sadece kınamakla yetinmesi nedeniyle, yaklaşan seçimlerden çekilerek, boykot etme mesajını yayımlandılar. Söz konusu partiler, hükümetin insanları can güvenliğini korumaktan aciz olduğunu ve seçimlerin güvenli bir ortamda yapılmasını üstlenebileceğinden emin olmadıklarını dile getirdi.
Bu partilerden ilki olan Wetan Partisi, hükümeti tutumunu sert şekilde eleştirerek, hükümetin seçimlerin uygun ve güvenli bir ortamda yapılma ortamı sağlamadığı görüşündedir.
herweha fayeq şêx 'elî, perlemantar û siyasî le twîter nusiyuyetî "dwayi tîrorkrdinî şehîd îhab weznî paşekşêm le hellbijardinî encumenî nwêneran radegeyenm, dawa le hêze medenîyekan û şorrşgêrranî tşrîn dekem ewanîş paşekşê biken û amadekarî bo şorrş dijî êran û mîlîşiyakaniyan.. le mangekanî dahatuda biken, hîç bijardeyekî dîkeman leberdemda nîye cge le ruxandinî rjêmî bikujî tawanikar".
Milletvekili Faik Şeyh Ali ise Twitter hesabında, “Şehit İhab Al Wazani'nin öldürülmesinden sonra parlamento seçimlerinden çekildiğimi duyuruyorum ve sivil güçleri, Tişrin devrimcilerini de geri çekilmeye ve önümüzdeki devrimi tamamlamaya hazırlanmaya çağırıyorum. İran'a ve onun kirli milislerine karşı. Suçlu katil rejimini devirmekten başka seçeneğimiz yok” ifadelerini kullandı.
Irak Komünist Partisi, eski milletvekili Şurok Al-Abayci ve bazı siyasi şahsiyetler, seçimlere katılımının askıya alındığını da duyurdu.
Gelinen son aşamada Iraklılar, seçimleri boykot etmek için sosyal medya platformlarında #Boykot hashtagini başlatırken, toplumun bir kesimi de boykotun yerel ve uluslararası partilerin anayasa ve yasal herhangi bir katılım yüzdesi gerektirmediğini, bu da boykotun iktidarı elinde bulunduran tarafların yararına geri dönebileceği görüşündedir.
Gazeteci ve aktivist Ali Cebri Twitter hesabından, “Güç makinesi ve suçlu milisler tarafından öldürülen şehitlerin ve masumların kanı için bir zafer boykot yapılıyor. Seçimde oyunun sahte tanıkları olmayacağız” dedi.
Ancak siyasi aktivist El Faruk El Salihi, seçimleri boykot etme kararının 2018 seçimlerinde de boykot senaryosunu tekrarlayacağını ve "katil" dediği kişilerin tekrar iktidara dönme şansını artıracağını söyleyerek aksi görüşü paylaştı.
Üç kategoride protestocuyu hedef alan 89 suikast girişimi
İnsan Hakları Komisyonu 10 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, Ekim 2019 protestolarının başlamasından bu yana üç kategoride protestocuyu hedef aldığını belirterek, 89 cinayet teşebbüsü yaşandığını duyurdu.
Komisyon üyesi Fadil Garawi KirkukNow verdiği demeçte, konuşma özgürlüğünü susturma, kaos yayma ve ülkeyi bilinmeyene götürme amaçlı Irak'ın tüm valiliklerinde aktivistleri, medya profesyonellerini ve blog yazarlarını hedef alan gösterilerin başlamasından bu yana "89 vaka ve suikast girişiminin” görüldüğünü kaydetti.
Garawi, hükümeti suikast dizisinin arkasındaki tarafları ortaya çıkarmaya ve onları adalete teslim etmeye çağırırken, "kötü güçlerin Irak için istediği suikastlar ve kaosun herkesi ve ülkeyi tehdit ettiğini ve tehlikeli bir aşamaya getireceği” uyarısında bulundu.
Devam eden cinayetler ve Irak hükümetinin protestocuları, aktivistleri ve gazetecileri koruyamamasıyla birlikte, hükümetin yaklaşan seçimler sırasında rekabet etmek için güvenli bir ortam sağlayamadığı düşüncesi ise toplumda ağır basıyor.