“Bana yıllar sonra ailenin oğlu olmadığımı ve Halepçe şehrinden olduğumu söylediler”diyor, Hawre Enwer. Kerkük'lü bir ailenin yanında otuz yıl yaşadıktan sonra öğrendiği bu gerçekle yüzleşmek için Hawre Enver, üç çocuğunun elinden tutarak Halepçe'ye doğru yola çıktı.
Şehrin şehitler mezarlığını dolaşarak, “Babam, annem ve akrabalarımın nerede olduğunu bilmek istiyorum” dedi.
Haziran 2021'de Hawre, annesi gibi ona bakan kadınla miras meselesi hakkında bir konuşma yaptı ve bu sırada kendisine “ailenin oğlu olmadığını” söylenir.
Hawre Enwer, “Annem bana bu ailenin oğlu olmadığımı ve Halepçe'nin şehrin kimyasal silahlarla bombalanmasının ardından kaybolan çocuklarından biri olduğumu söyledi" diyor ve ekliyor, “O anda şok oldum ve halen o etkideyim. Yani mahalle sakinlerinin bana o ailenin oğlu olmadığımı söylediklerinde inanmıyordum” dedi.
Nüfus cüzdanına göre, Hawrê Enwer, 13 Ocak 1986'da Bağdat'ta doğdu.
Kerkük'teki Rahimawa Mahallesinin çocuklarından bazılarının kendisine o aileye ait olmadığını söylediğini ve bu sözlerin yıllar boyunca aklında dönüp durduğuna dikkat çeken Hawre sözlerine şunları ekledi:
“Bana bunu söylediklerinde, babama bunun doğru olup olmadığını sorardım, ama bana söylediklerinin doğru olmadığını ve onların oğulları olduğumu söylerdi.”
Bu konu, Hawre’nin babası olduğunu bildiği Enver Askar'ın Haziran 2021'de Korona virüsüne yakalanması sonucu vefatının ardından miras tartışmalarının su yüzüne çıkmasıyla patlak verdi.
“Bir gün annem bana o ailenin çocuğu olmadığımı söyledi” diyen Hawre, “Sonra mahalle çocuklarının söylediklerinin doğru olduğunu anladım…Bazı arkadaşlarım bana hep üvey evlat olduğumu söylerdi.
Kürdistan Bölgesi Hükümeti güvenlik yetkilileri, asıl ailemi bulana kadar onu korumamı istedi.
Hawre’nin annesiyle miras hakkında konuşurken, annesi ona, “Babanın mavi bir Brezilyalı arabasını satabilirsin. Satmaya gittiğimde gözüm arabanın içindeki bir dizi belgeye takıldı. Baktım. Belgelerin içeriğinde genellikle benim babama (Enver) teslim tarihime atıfta bulunuluyor” diyerek, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Bu belgelere göre, 1988 yılının Mart ayında Bağdat'ın Karada bölgesinde bir Iraklı asker tarafından bir yetimhaneye teslim edildim ve yetimhanedeki adım Walid imii.Görünüşe göre o asker bana o ismi seçmiş. Beni yetimhaneye teslim ettiğinde bana bu isim verildi.”
Hawrê’ye göre, manevi annesi bu belgeleri kasıtlı olarak arabaya koyduğundan şüphelenir, böylece o ailenin oğlu olmadığından emin olabilir.
16 Mart 1988'de Irak hükümeti, Saddam Hüseyin liderliğindeki Baas Partisi'nin yönetimi sırasında Halepçe şehrini kimyasal silahlarla bombalamış ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin istatistiklerine göre 5 binden fazla kişi hayatını kaybetmiş, 10 bin kişi de yaralandı.
Belgelere göre Hawrê, Ağustos 1988'de Kerkük'te tanınmış bir elebaşı olan Enver Askar'a teslim edildi.
Hawrê, “Irak hükümetinden yasal prosedürlere uygun vatandaşlık belgesi aldım ve adım Hawrê olarak değiştirilmiş” dedi.
Belgeler, Hawrê'nin Enwer Askar tarafından evlat edinildiğinde 2 yıl yedi aylık olduğunu gösteriyor.
Enwer Askar, büyük Kerkük şehrinin mahallelerinden biri olan ve Kürtlerin çoğunluğunun yaşadığı Rahimawa Mahallesinden.
Hawrê, bu belgelerin hiçbirini KirkukNow'a vermeyi reddetti, “Kürdistan Bölgesel Hükümeti'ndeki güvenlik yetkilileri, asıl ailemi bulana kadar benden onları korumamı istedi" dedi.
Hawrê, bize onun parlak elbise giydiği bir resmini göstererek, “Belki bu resim benim babama (Enwer Askar) teslim edildiğim döneme aittir" dedi.
“Bazı mahalle çocuklarının bana o ailenin oğlu olmadığımı söylemedi, onların gerçek ailem olmadığı hissine kapılmadım. Hala amcalarımın sevgisini ve desteğini görüyorum” diyen Hawrê, berberlik mesleğini babasından devralarak sürdürmesinin yanı sıra bir medya kuruluşunda fotoğrafçı olarak çalışıyor.
Evli ve üç çocuk babası Hawrê, evlatlık Enwer Askar'ın döneme ait olduğuna inanılan bu resmi KirkukNow muhabirine gösterdi.
Hawrê, kamplarda yerinden edilen çocuklara yardım etmek için gönüllü olarak çocukların saçlarını kesen gençlerden biri ve gönüllü çalışmalarından birini kamp sakinleri için yayınlıyoruz.
Enwer Askar'ın Hawrê’nin dışında bir kızı var.
Enwer'ın ailesi, Hawrê'nin davası hakkında konuşmaktan kaçındı, ancak "Hawrê'nin dava hakkında söylediklerinin doğru olduğunu" vurguladılar.
Kerkük'ün Rahimawa semtinde yaşayan ve Enver Askar'ın eviyle aynı sokakta oturan Ali Cemal, "Rahmetli Enver'in o çocuğu Bağdat'tan evlatlık olarak getirdiğini biliyorduk çünkü o sırada bir oğlu yoktu. Ama detayları bilmiyorduk, özel bir konuydu, detaya girmediler, biz de onlara sormadık” diyerek, “Mahallenin birçok sakini bunun farkındaydı ve gizli bir şey değildi” sözlerini kullandı.
Hawrê Enwer'i anlatan Ali, "Çocukluğunda ve gençliğinde de iyi huylu bir insandı. Sevimli ve sosyal bir insandı” diyor.
Annesinin onun oğulları olmadığını söylemesinin ardından Hawrê, Halepçe'yi ziyaret etti ve birkaç kişinin yardımıyla akrabalarını aramaya başladı.
Halepçe'nin kimyasal silahla bombalanmasının 34. yıl dönümüne denk gelen 16 Mart 2022 tarihinde, Hawrê memleketinde, “Gerçek ailemi bulmak için buradayım” dedi.
Halepçe Kayıp Çocuklar Örgütü, Halepçe faciasında kaybolan 211 çocuğun isimlerini kaydetti. Kayıp çocukların bulunması için 74 talep aldı.
Örgütün yöneticisi Şewnem Abdullah Muhammed KirkukNow’a yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
“Olayı öğrendiğimde Hawrê Enwer'i aramaya gittim. Onu Kerkük'ten Halepçe'ye getirdim. Kayıp ailesini bulmak için çalışması gereken ilgili makamlara başvurduk. Hawrê Enver güvenlik yetkililerine haber verdi. Elindeki tüm belgeleri onlara teslim etti...İçişleri Bakanlığı da Halepçe Valiliği yönetimine bir yazı göndererek davayı mahkemeye taşıdı.”
Bu davalar üzerinde çalışan Halepçe Kayıp Çocuklar Örgütü Müdürü KirkukNow'a şunları söyledi:
“Mahkeme, Hawrê Enwer için DNA testi yapılmasını talep etti ve sonuçların dava kaydı yaptıran kayıp çocukların testleriyle karşılaştırılarak, bu kişilerin kimliklerinin tespit edilmesi istendi. Hükümetin DNA testi yaptırmanın maliyetini karşılaması gerekiyor. Birçok parti ve şahsiyet muayene masraflarını karşılama sözü verdi. Halepçe'nin bombalanmasının yıl dönümünde verilen sözlerin yerine getirilmesini talep ediyorum.”