Elyas Salih bir çukurun önünde duruyor ve muhakkak ailesinin ve yakınlarının öldürülmesi görüşünü izliyor, her kurşunda cesetleri çukura düşüyor, Elyas ve diğerleri aynı kaderi bekliyor.
47 yaşındaki Elyas Salih'in içinde büyük bir korku var, Yezidi halkının ikinci grubunun öldürülmesi yakında başlıyor, hikaye oradan başladı, ailesinden ayrıldı, özellikle 15 yaşındaki oğlu, oğlu ne olursa olsun babasının yanında kalmaya çalışıyordu.
Daiş, Koco'da ne isterlerse yapar, bir şey dışında dinini bir dakika bile zayıflatamadılar.
Ilk başta insanları soymak
Şingal'ın Koco köyünde, Elyas Salih Kasım saat 10'da eczanesinde çalışıyordu, 15 Ağustos 2014'tü, Daiş askerleri ile dolu 20 araba iki tır ile köye ulaştı.
Silahlı kuvvetlerin arabalardan inip dağılmasını izliyordu, Bu olaydan bir hafta önce Vali Musul, Koço köyündeki Ezidi halkını serbest bırakmaya karar vermişti.
"Eczanemde çalışıyordum, aniden 15 yaşındaki oğlum yanıma geldi ve bana Koco okuluna gitmemiz gerektiğini söyledi, silahlı kişiler öyle diyor", Elyas dedi ki.
Elyas ve oğlu Koco okuluna gitti, "Ben gittiğimde tüm Koco halkı orada toplandı, çocuklarım, karım ve ailem".
Okulun birinci katta erkekler ve ikinci katta kadınlar ve çocuklar.
Okulun ortasında Daiş liderlerinden biri( Ebu Hemze) Koco köyü reisi, Nayf Caso ile konuşuyordu, "İlk günden beri sizi Müslüman olman için uyardık, şimdi karar senin". Elyas, bunu duyunca Yezidi halkına zarar vermeyeceklerini düşündüğünü ve sakinleştiğini söyledi, çünkü o günden bir hafta önce Musul valisi Nayf Caso'ya "özgür olacaklarını ve onlara kimsenin zarar vermeyeceğini" söyledi.
Ilk günden beri sizi Müslüman olman için uyardık, ama siz kabul etmediniz
Aynı gün Ebu Hemze şunları söyledi, "kim müslüman olursa hür olur", ama Elyas, talebin anlaşmazlığının bir işareti olarak kimsenin ona cevap vermediğini söyledi.
Ebu Hemze'nin teklifinin ardından Daiş, Koco köyü halkından para ve cep telefonlarını, hatta kadınların bileziğini ve kolyesini aldı.
Bir köy parçalanıyor
Ailesinde sadece Elyas ve 15 yaşındaki oğlu okuldan çıktı, okulun önünde bir kia arabası vardı, insanları aracın içine girmeye zorluyorlardı.
"Oğlum olay yerinden o kadar korktu ki benimle takılmak istedi, arabaya binmeye çalıştı ama onu durdurup bizi ayırdılar".
Silahlı adamlara göre onları Şingal dağına götürüyorlardı, Şingal Dağı PKK'ya yakın güçlerin kontrolü altındaydı, ama köyden 300 metre uzakta, onları durdurdular ve insanları araçtan çıkardılar.
"Altı Daiş askeri ayaktaydı, grup üst üste katlediyorlardı", Elyas dediği gibi, mermi ile vurulduktan sonra akrabalarının peş peşe çukura düşmesini izliyordu, Daiş'in bazı askerleri olayın fotoğraflarını ve videolarını çekiyordu.
Altı Daiş askeri ayaktaydı, grup üst üste katlediyorlardı
"Ilk grup bitti ve biz ikinci gruptuk, yan yana konduk ve bize kurşun sıkıyorlardı", Elyas iki merminin uyluğuna isabet ettiğini ama kemiğinin kırılmadığını söyledi.
Daiş, 3 Ağustos 2014'te Şingal'e saldırdı ve Koco köyünde toplu katliam yaptı, Kürdistan Bölgesel Hükümeti Vakıflar Bakanlığı Ezidi İşleri Genel Müdürlüğü'nün istatistiklerine göre Daiş tarafından iki bin ve 933 Ezidi öldürüldü.
Elyas kurtarıldı
O günün akşam geç saatlerinde Elyas toplu katliam yerini terk eder, yaralı olarak o bölgenin yakınındaki bir çiftliğe ulaşır ve aynı gece Şingal dağına gider.
"O kadar güçlükle Şingal'e ulaştım orada bazı Yezidi aileler gördüm".
Şingal Dağı, Koco köyünün 23 kilometre kuzeyinde.
O günden sonra PKK yaralı Elyas'ı Suriye'nin Derk kentinde hastaneye götürdü, orada tedavi aldı.
Koco okulundaki toplu cinayetin fotoğraflarını izlerken, dedi ki "Hayatta kaldım ama ailemi ve çocuklarımı kaybettim".
Mart ayı sonunda Irak hükümeti, Koco köyünde Ezidi halkının ilk grup mezarlığını açtı, verilere göre 73 grup mezarlık var, onlarca tek mezarın yanı sıra tüm bu felaket Daiş tarafından yapılmıştır.