Muhammed öğretmen, eşini kaybetti, zanlılar ise özgür

Muhammed Cebari

Karwan Baban

COVID-19 nedeniyle Kerkük Genel Hastanesi’nde “ihmal” nedeniyle eşini kaybettiğini belirten Kerküklü öğretmen Muhammed Cebari, 4 aydır zanlıların serbestçe dolaştığını, evden çıkartıldığını ve yetkililerin kendisini göz ardı ettiğini söyledi.

Muhammed Cebari 12 Temmuz’da, koronavirüse yakalanan eşinin oksijen yetersizliği nedeniyle Kerkük Genel Hastanesi'ndeki işçilerle tartışmaya girdiği, oksijen tüpüne zarar vermesi sonucu, polis tarafından tutuklanıp işkence yapıldığını savunmuştu.

Olaydan bir gün sonra, 43 yaşındaki Muhammed Cebari'nin 44 yaşındaki karısı Mona İsmail’in yatağına kelepçelendiğini gösteren bir video ortaya çıktı.

Olay, Mona İsmail'in eşi Muhammed Cebari'nin gözleri önünde ölmesiyle sona erdi.

Sosyal medyada videonun yayılmasından sonra birçok kesim tarafından tepkiye neden oldu.

Görüntülerden sonra İçişleri Bakanlığı olaya karışan polisler hakkında soruşturma başlatarak, tutukladı.

Sanık polis ve hastane görevlilerinin dosyası, Musul Askeri Mahkemesi'ne sevk edildi. Sanıklar bir sonraki duruşmaya kadar kefaletle serbest bırakıldılar.

28 Ekim’de KirkukNow’a konuşan Muhammed Kerim Cebari, "Yaklaşık dört aydır Kerkük Genel Hastanesi yönetiminden bana karımın ölüm belgesini vermesini istiyorum ama erteliyorlar” diyerek, “hastane yönetiminin "soruşturmaları tamamlama bahanesiyle konuyu bir aydan diğerine ertelediğini" belirtti.

Muhammed, adli tıp raporunu, cesedin nakledilme ve gömülme raporunu ve diğer tüm dosyaları hastane yönetimine teslim ettiğini vurguladı.

mhamamd jabari

Muhammed Cebari'nin eşi Mona İsmail, virüs nedeniyle hayatını kaybetti

 

KirkukNow’ın haberin ardından, Kerkük Sağlık Müdürü Nebil Boşnak, öğretmen Muhammed Cabbari’nin eşinin “ölüm belgesini” bir hafta içinde vereceklerini söyledi.

KirkukNow’a konuşan Kerkük Sağlık Müdürü Nebil Hamdi Boşnak, “Ölüm belgesinin verilmesinde gecikme nedeni, hukuki durumun olmasıdır. Olay halen mahkemede devam ediyor. Buna benzer 16 dava daha var. İlgili birimlerin haberi olmadan ölen kişinin yakınları tarafından gömülen vakalar var. Kanunlarımıza göre adli tıp departmanı bildirimde bulunulması halinde ölüm belgesi veriliyor. Aksi durumda ölüm belgesi verilmiyor” dedi.

Nebil Boşnak, Irak Sağlık Bakanı ile bu ay yaptığı görüşmede ölüm belgesi konusunu gündeme getirdiğini belirterek, “İhlallere rağmen ölüm belgesini bir hafta içinde alacaklarına buradan söz veriyorum, ancak bunu onlar için bir insani görev nedeniyle gerçekleştireceğiz" diye konuştu.

 Müdür ve 5 doktor görevini "ihmal" etti

Muhammed Cebari, olaydan sonra Kerkük Genel Hastanesi aleyhine dava açtı. Şeffaflık Komisyonu'na bağlı bir komite olayı halen araştırıyor.

Edinilen bilgiye göre, müdür ve 5 doktor komisyon tarafından ifadeleri alındı ve görevlerini "ihmal" ettiği kaydedildi.

Heyet, nihai kararını vermeden önce Kerkük Devlet Hastanesi yönetiminden tüm belge ve videoları  talep etti.

Muhammed Cebari, "Komiteye birkaç video teslim edildi, ancak bunlar olanların gerçeğini açıklamıyor. Salehi'deki ve masumiyetimi kanıtlayan önemli kanıtların komiteye teslim edilmediğine inanıyoruz” diye konuştu.

Heyet raporunda adı geçen, Kerkük Genel Hastanesi Müdürü Muhammed Feridun, olayla ilgili herhangi bir açıklama yapmayı reddetti.

Ancak olayla ilgili Nebil Boçunak, “Cebari, Kerkük General Hastanesi Müdürü Feridun ve Quriah Karakolu’na şikâyette bulundu. Her iki taraf da kendisine yönelik şikayetleri kabul etmiyor. Soruşturmanın devam ettiğini biliyorum. Başka bir bilgim yok” ifadelerini kullandı.

Muhammed Cebari ise,"Komite raporunda müdür ve 5 doktorun ihmalkâr olarak tanımlandı…Hastane yönetimi de bu gerçeği kabul etti" dedi.

Muhammed Cebari, soruşturma komitesinden kendisine karısının ölüm belgesini vermesini, hastane malzelerini kırdığı için affedilmesi ve suçluların ise cezalandırılmasını talep etti.

16 Temmuz'da İçişleri Bakanlığı tarafından oluşturulan heyetin Kerkük'ü ziyaretinin ardından, Quriye Karakolu’ndan bir subay ve üç görevli tutuklandı.

Sanıkların kefaletle serbest bırakılmasına ilişkin ise Muhammed Cebari, “Polis memurlarının hastanede bana işkence yapmakla tehdit ettiklerini gösteren kaydedilmiş bir videonun varlığına dair kesin bilgilerim var, ancak video gizlendi, mahkemeye ve soruşturma kuruluna teslim edilmedi" dedi.

Davadan çekilmem istendi ancak reddettim

Cebari, davanın yavaş ilerlediğini belirterek, “Ne yazık ki, parti ve hükümetten bana destek ve sanığı cezalandırma sözü aldım, ancak pratikte böyle bir şey olmadı”sözlerini kullandı.

Daha önce, kendisini aşiretler aracılığıya uzlaşıyla davadan vazgeçmesi istendiğini ve kendisini talebi reddettiğini söyleyen Cebari,"Davayı geri çekmemi istiyorlar, ancak davanın normal prosedürle ilerlemesini istiyorum” ifadelerini kullandı.

Muhammed Cebari'nin eşi Mona İsmail, Kuzey Petrol Şirketi'nde çalışması nedeniyle, şirkete ait bir evde kalıyordu. Ancak Mona’nın vefatından sonra şirket; Muhammed,Yusuf (12) ve Alan (10) adlı iki çocuğuyla evden çıkmalarını istedi.

"Daireyi bizden aldılar ve sığınaksız kaldık. Sanıkların cezalandırılmasını bekliyordum"diyen Muhammed, daireyi ondan almanın kendisi için bir ceza olduğuna inanıyor.

Muhammed Cebari son olarak, “Haklarımı elde etmek, hak edenleri cezalandırmak istiyorum” diye konuştu.

  • FB
  • Instagram
  • Twitter
  • YT