12 yaşındaki Fewziye Casim, Duhok'un kuzeyindeki Ezidilerin kaldığı Şariya kampındaki, tüm çocuklar gibi arkadaşlarıyla eğitim görüyor ve oyun oynuyor.
Ancak Fewziye’yi diğer arkadaşlarında ayıran özelliği, Ağustos 2014'te IŞİD’in Musul'un kontrolünü ele geçirip, Şengal’e saldırdığında henüz 5 yaşındaydı ve ailesiyle birlikte örgüt tarafından kaçırıldı.
Kurtarıldığında, kendisini bir göçmen kampında yerinden edilmiş buldu. Daha sonra bir yetimhaneye götürülür ve kampa tekrar geri döner. Fewziye tüm yaşadığı zorluklara rağmen okumaktan ve eğitim almaktan vazgeçemedi ve şu anda da derslerinde oldukça başarılıdır.
5 yaşında yaşadığı tüm olayların hafızasında yer edindiğini söyleyen Fewziye, ilk başlarında neler olup bittiğini tam olarak anlayamıyordu ama IŞİD mensuplarının onu ebeveynleri, biri kız iki erkek kardeşi ile Şengal'den Musul'a götürdüklerinde ona karşı ne kadar kaba davrandıklarını anlatıyor.
Yüzümüze tükürüyorlardı ve çok kötü davranıyorlardı
KirkukNow’a şunları söyledi:
“Yüzümüze tükürüyorlardı ve çok kötü davranıyorlardı. Bir keresinde bizi kesilmiş hayvanlarla dolu, üzerinde sinek ve böceklerin olduğu bir yere götürdüklerini hatırlıyorum, bir böcek burnumu ısırdı ve son büyük bir şişlik oldu.”
20 aylık bir tutsaklığın ardından Fewziya, amcası tarafından 22 bin dolar karşılığında annesini, kız kardeşini ve yedi yaşındaki erkek kardeşini örgüt mensuplarında satın alınarak kurtarıldı.
IŞİD’liler babası ve ağabeyini ise serbest bırakmayı reddettiler.
Anlaşma, Suriye'deki örgüt mensuplarından "Ebu Şuca" adlı biri tarafından yapıldı.
Fewziya ve serbest bırakılan ailesinin diğer fertleri 2016'da Kürdistan Bölgesi’ne gelerek, kampta yaşamaya başlar.
Baba ve büyük oğul tutsak olduğu için anne, yeni bir hayata başlayarak, çocuklarının tüm bakımını üstlenerek, çocuklarına hem anne hem baba olmak zorunda kaldı.
Çocuklarının temel ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü çabayı gösteren anne, ancak bir adım dahi ileriye gidemediği için, Fewziye ve kız kardeşini çocuk esirgeme kurumuna vermek zorunda kaldı.
IŞİD’in zulmü nedeniyle travma geçiren öksüz Ezidilere yardım sağlayan bir hayır kurumu Civin Yardım Evi, kapılarını Fewziye ve kız kardeşi için açtı.
Civin Yardım Evi çalışanlarından biri olan Necime Şengali, “Fewziye ve kardeşlerine barınacak ev, yiyecek, eğitim ve diğer ihtiyaçları sağladık” dedi.
Orada olmasaydım, okuldaki en iyi öğrencilerden biri olamazdım
Fewziye, orada esaretten ve yerinden edilmekten uzak, normal bir hayat sürüyordu, ancak yine de aile hayatını özlüyordu.
Okumaya ve tekrar sınıfta eğitim almaya hazır olan Fewziye,"Orada olmasaydım, okuldaki en iyi öğrencilerden biri olamazdım” diyor.
Ablasıyla annesinin yanına giden Fewziye, okula da devam eder.
IŞİD, Ezidi toplumunun anavatanı Şengal’i ele geçirdiğinde binlerce Ezidi'yi katletti. Binlerce Ezidi kadın ve çocuk kaçırıldı, köleleştirildi ve cinsel istismara maruz kaldı.
Birleşmiş Milletler (BM) IŞİD mensuplarının Ezidilere yaptığı zulmü, Soykırım olarak adlandırdı.
Kürdistan Bölgesi verilerine göre, 6 bin 417 Ezidi, Sünni aşırılık yanlısı grup tarafından kaçırıldı. Şimdiye kadar 3 bin 500 kişi serbest bırakıldı. Bu Ezidilerin büyük bölümü başta Almanya olmak üzere yurtdışına göç ederken, binlerce Ezidi de bölgelerinde yaşanan istikrarsızlıktan dolayı zor şartlar halen kamplarda yaşamlarını sürdürüyor.
Ezidilerin büyük bölümü ciddi travmalara maruz kalmış durumdadır.
Psikolojik olarak güçlü ve istekliler
Psikiyatrist İnas Hadi, “Fewziye, acı dolu geçmişi ve olumsuz deneyimi geride bırakıp doğru yolu izlemesi takdire şayandır” diyor.
Hadi, Ezidi kadınları genel olarak “Yaşadıkları trajedileri görmezden gelen toplumla, yeniden bir araya gelebilecekleri için psikolojik olarak güçlü ve olumlu" olduğuna inanıyor.
İnas Hadi, Şengalli kadınları, baskı ve kriz karşısında psikolojik olarak dengelenmiş, güçlü ve kadınlara iyi bir örnek, diye ekliyor.
IŞİD yenildi
Ezidi milletvekili Hüseyin Nermo, "Hayatta kalan ve yerinden edilen Ezdi kadını için başarı ve meydan okumadır. IŞİD'in yenilgisi ve onun herhangi bir dini temsil etmeyen davranışı anlamına geliyor. Fewziye gibi, hayatta kalan birçok kadın öğrenmede ısrar etti. Hayatta kalanlardan biri Duhok'taki Amerikan Üniversitesinden bir derece de yerleşti" diye ekledi.
Hayatta kalanların sıradan hayata devam etmeleri gerektiğine inandığını belirten Namro, “IŞİD'in psikolojisine eklediği zorlukların ve olumsuz yönlerin üstesinden gelmek için umut ve azime ihtiyaçları var” ifadelerini kullandı.
Babası ve ağabeyi altı yıldan beri hala kayıp olmasına ve karşılaştığı tüm vahşete rağmen, Fewziye, hayattaki tek dayanağı da “başarmak” olarak görüyor.