Irak’ın Kerbela kentinde "El-Eqesir Kilisesinin” yapımı M.S. 5. yüzyıla dayanıyor. Kilise, ülkedeki en eski Hristiyan anıtlarından biri olarak kabul ediliyor, 40 yıl önce arkelojik kazıda ortaya çıkmasına rağmen ihaml ve eksik kazılardan muzdarip.
KirkukNow’a konuşan gazeteci Ehlam Razi (28), “Kilise arkeolojik alan olarak listelenmiş olsa da, yanında turistler veya turistik tesisler için dinlenme istasyonları, hatta asfalt döşeli bir yol olmadığı için en ilgi gören en basit alanlarından yoksun" dedi.
Kilise, Kerbela’nın 70 km güneybatısındaki Ein Temer ilçesi çölünde ve tarihi Exezir Sarayı'na 5 km uzaklıkta yer alıyor.
Razi, Kilisenin batı Irak'taki bölgeleri kontrol eden bir Hıristiyanlık dini olan Menazir Devleti döneminde sahip olduğu tarihsel önem nedeniyle "büyük" ilgiye muhtaç olduğunu belirterek, sözlerine şunları ekledi:
"Kilisede görev yapan rahip ve din adamlarına dair birçok mezar taşı içeriyor ve Hıristiyanlar sıradan insanlar arasında yer alıyor. Ancak mezarlar mücevher ve altın olduğu iddia edilerek, hırsızlar tarafından yağmalandı.”
Kiliseden birkaç metre ötede, kilisede o zamanlar hizmet veren rahip ve piskoposların mezarları var. Kilise, dikdörtgen planlı bir yapıya benzeyen kerpiçten, önden girişte ortada koridor, sağda ve solda odalar ve sonunda ibadet için kullanılan bir avlu, ortada duran bir kemer ile inşa edilmiştir.
MS 5. yüzyılda inşa edilmiştir
Kerbela Eski Eserler Bölümü'nden Muhammed Amer, “Kilise MS 5. yüzyılda inşa edildi ve İslam'ın ortaya çıkışından 120 yıl önce gerçekleşti” dedi.
Amer, onu kimin yaptığını gösteren hiçbir yazıt bulunmadığını, ancak kilise olarak inşa edildiğini doğrulayan birçok haç bulunduğunu kaydederek, “Kilise eskiden bir okul ve mezarlıkları içeriyordu. Şimdiye kadar arkeoloji tarafından kazılmamış binalar var ve şu anda görünen kilise binasının bir parçasıdır” diye konuştu.
Kerbela Eski Eserler Dairesi tarafından 1976-1977 keşfedilmiş olmasına rağmen, alan arkeoloji bölümü tarafından tamamen kazılmadı.
Gazeteciler ve kiliseyi ziyaret eden turistler. görüntü/Ahmed Masalha
Kilisenin inşasında, Babil ve Sümer medeniyetlerinden esinlenmiştir.
Arkeolog Hüseyin Ali, “Yerel halk, kiliseye El- Qesir adını verdi. Bunun da nedeni kiliseye, Şem’un Sarayı ve Exezir Sarayından daha küçük olmasıdır” dedi.
Kilise, antik kiliselerin yapımında bilinen “bazilika" sistemine dayanmaktadır. Ortada dua sandalyelerinin bulunduğu bir koridordan oluşurken, yanlarında odalar veya koridorları ve mihraplar buradadır. Koridorun sonu ve mihrap, geçmişte Kudüs'e doğru yöneliyordu.
Bu sistemin Babil ve Sümer medeniyetlerinin eski Irak tapınaklarından alındığı bilgisini veren Ali, burada "düz eksenli tapınak" olarak adlandırıldığını, kapının eksenin önünde olduğunu ve mihrabın olduğunu vurguladı. diğer tarafına yerleştirilmiş ve modern Sümer ve Babil dönemi Arkaik döneminde modern Asur dönemine (MÖ 911-612) kadar kullanılmıştır.
Eski eserleri ve mirası korumak alanında faaliyet yürüten Burci Babil Örgütü Direktörü Zikriye Sersem, "Irak'taki arkeolojik sit alanlarının çoğu ihmalden muzdarip. Antik eserleri koruma ve yeniden inşa etme süreci, gerçek bir iradeye sahip devlet kurumlarının çabalarına ihtiyaç duyuluyor” dedi.
Sivil toplumun çabaları üzerine, sit alanlarının önemini vurgulamak için birçok farkındalık ve medya kampanyası yürüttüğünü kaydeden Sersem, birçok devlet kurumunun onlara yaklaşarak bakım ve yeniden yapılanma ihtiyaçları konusunda bilgi verdiğini vurguladı.
Zikriye Sersem, ancak "devlet dairelerinde hüküm süren bürokrasinin yanı sıra, ilgili birimlerdeki karar alma kaynaklarına şiddetli merkezileştirmeyi dayatan eski yasalara sığındıkları ve yolsuzluk dışında müdahale söz konusu olduğunu” dile getirdi.
Kiliselere manevi bir yere sahip
Eqesir Kilisesi ve benzerleri manevi ve tarihi öneme sahip olup, Irak'ta birbirini izleyen medeniyetlere tanıklık ederken, arkeolojik alanları çevreleyen topluluklar için de mali bir kaynak olabilir.
Zikriye Sersem, medyada ve propagandada tanıtılması, insanları bu sitelerle tanıştırmak ve bu sitelerle ilgili müfredata bilgileri dahil etmek ve insanları bu sitelerle tanıştırmak ve onları diğer dinler ve inançlar hakkında bilgi edinmeye teşvik etmek gerektiğini vurguladı.
Ehlam Razi, Irak'taki en eski Hristiyan anıtlarından biri olması nedeniyle kiliseye olan ilginin özellikle artacağını ve bu tür "eserlerin turistlik ziyaretleri de artırmasını umuyor.