Babasını öldüren kurşunların sesini duyduğunda Seyf 13 yaşındaydı. Günler sonra annesi gözleri önünde öldürülen Seyf ve ağabeyi, kız kardeşlerinden ayırarak savaş cephesine götürüp orada çeşitli silahlarla eğitim verdiler.
Şu an 22 yaşında olan Seyf, yaşadıkları her aklına geldikçe yüreğinde o günlerin acısını yaşıyor. Yaşadığı zor günlere rağmen Seyf, yine de başarı yolunu izlemeye karar vererek, Kanada'da kimya alanında okuyarak yaşadığı trajediyi bir başarı hikayesine dönüştürmeye çalıştı.
Sef, Ağustos 2014'te IŞİD mensuplarının saldırısı öncesinde, Şengal’in güneyindeki bir köyde yaşıyordu. Seyf, fakir ailesiyle birlikte Koço Köyünde sıradan ve mutlu bir hayat yaşıyordu.
9 kişilik ailenin ikinci büyük oğlu olan Seyf'in babası dükkân sahibi, ağabeyi ise polis teşkilatında görev yapıyordu.
Seyf, ortaokul sekizinci sınıfta dersleriyle meşguldü, hobisi arkadaşlarıyla futbol oynamaktı.
“Kral gibi hayatım vardı” diyen Seyf’in hayatı, IŞİD militanlarının köye gelip tüm sakinlerini gözaltına aldığı ve ardından birbirinden ayırdığı gün sona erdi.
Seyf, silahlı kişilerin babası da dahil olmak üzere yaşlıları diğerlerinden ayırdığını söylüyor ve ekliyor, “Onları alıp toplu halde öldürdükleri o gün, silah sesleri duydum, hala seslerini, haykırışlarını duyuyorum. Hayatımın en kötü günlerinden biriydi” dedi.
Ertesi gün IŞİD mensuplarıı, Seyf'in annesi de dahil olmak üzere kadınları çocuklardan ayırdı.
Seyf, “Gözümün önünde idam mangasıyla infaz ettiler. Annemi öldüren kişinin yüzünü ve hatlarını hala hatırlıyorum” diyor.
IŞİD militanlarının köylüleri idam edilmek veya kaçırılmak üzere nakletmeden önce topladıkları Koço Köyünün okul bahçesinden bir kare. Fotoğraf: Andrea DiCenzo
IŞİD mensupları bununla da yetinmedi, Seyf ve diğer çocukların gözleri önünde çok sayıda kişinin başını kesti.
Kürdistan Bölgesel Hükümeti verilerine göre, IŞİD, Ağustos 2014'te Musul'un 120 km batısındaki Şengal’i ele geçirdi. 6 bin 417 Ezidi'yi kaçırdı.
IŞİD saldırıları, bin 293 Ezidi'nin öldürülmesi, 68 dini türbenin yıkılması ve Ezidi kurbanlarının kalıntılarını içeren 80'den fazla toplu mezarın bulunmasıyla sonuçlandı.
Seyf, “Koco Köyündeki toplu katliamdan sonra çocukları kamplara götürdüler, ben de onların arasındaydım. Bana her türlü silah eğitimi verdiler, sonra bizi Suriye'ye gönderdiler ve orada bizi çeşitli çatışmalara soktular. IŞİD halifeliğinin başkenti Rakka'da kaldık” diyor.
“Birçok kez kaçmayı düşündüm ancak başaramayacağımdan ve beni öldüreceklerinden korktum”
IŞİD mensuplarının yaptığı ihlallerden en büyük zararı Koco Köyündeki Ezidiler maruz kaldı. Köy halkı, kaçırma, cinsel saldırı ve toplu katliamlara maruz kaldı.
Seyf, IŞİD’in okullarında İslam dininin esasları ve Kuran-ı Kerim dersleri alırdı.
Seyf'in iki kız kardeşi, kaçırılan Ezidileri kurtarmak için yapılan operasyonlar sırasında kurtulmayı başardı. Ancak kız kardeşlerinden birinin akıbeti hâlâ bilinmiyor.
Seyf, “Kaçmayı defalarca düşündüm ama kaçma planlarımın başarısız olacağından ve beni öldüreceklerinden korktum” diyerek, şöyle devam ediyor:
“2017'de Suriye'nin Rakka kentindeyken kaçma fırsatım oldu. Ağabeyimle konuştum ve birkaç kişinin fikrini aldıktan sonra bana bir kaçış yolu gösterdi. Biri gelip beni Duhok'a götürerek, kurtulmayı başardım.”
Ninova, Şubat 2021, Şengal ilçesine bağlı Koco Köyünde çok sayıda Ezidi kurbanın cenazelerinin yeniden defnedilmesi töreni. Fotoğraf: Ezidi Ruhani Konseyi
Seyf, kaçtıktan sonra Duhok vilayetindeki Kaidiye Kampına gitti. Burada IŞİD'in pençesinden kaçan üç kız kardeşinden ikisi ve bir erkek kardeşiyle yaşadı.
Seyf’e göre, okula gitmek için yasal yaşı aştığı için okula geri dönemediğini dile getirdi
“Ezidilere mesajım umutsuzluğa kapılmayın, tek silahımız bilim ve eğitimdir, adaleti ancak bununla sağlayabiliriz” .
Birkaç kez köyü Koco'ya döndüğünü ancak orada savaşın bıraktığı tahribatı görünce acı çektiğini söyleyerek, “Irak'ta kalsaydım bile bir daha Koco köyünde yaşamak benim için zor olurdu” diyor.
2018'de Saif ve kız kardeşleri bir organizasyon aracılığıyla Kanada'ya seyahat etme fırsatı buldu ve orada Saif hayalinin peşinden gitmeye ve yeniden okumaya başlamaya karar verdi.
"İltica zordu ama orada yeni bir hayata başladık. Önce İngilizce öğrendim, sonra dereceyle eğitimimi tamamladım ve bu yıl üniversitenin kimya bölümünden kabul edildim” diyen Seyf, “Sürgün kolay değil. Sürgünde insan sıkıntı çekiyor ama Irak'ta hissedemediğimiz hayat burada güvenli” diyor.
Seyf, kimya bölümünden mezun olmayı ve Tıp Fakültesi veya Uluslararası Hukuk Fakültesi'nde okumayı planlıyor.
Seyf, KirkukNow’a verdiği röportajda, “Ezidilere mesajım umutsuzluğa kapılmayın. Tek silahımız bilgi ve eğitimdir ki adaleti sağlayalım” diyerek, sesini duyurdu.
